29 Kasım 2017 Çarşamba

Sırat Köprüsü'nün Zorlukları || Son Cennete giren durumu || Şefaat Ya Resulullah !

  Hiç yorum yok



     İbni Mes'ûd (r.a) şöyle der:
     "Cehennem üzerine bilenmiş kılıç gibi keskin ve kaygan Sırat kurulur. Üzerinden geçenlere takılması için ateşten çengeller bulunmaktadır. Bunlara takılan cehenneme düşer. Bazıları Sırat'tan şimşek hızıyla geçer, çengellerin ona takılması imkansızdır. Bazıları rüzgar hızıyla geçer, bunlar da çengellere takılmazlar, kurtulma dertleri olmaz. Bazısı at hızıyla geçer, bazısı ayak hızıyla, bazıları da yürüme hızıyla, bazıları da normal yürüyüşle geçerle.
En sonda geçen kimseyi ateş yalar ve canını yakar. Fakat Allah'ın yardım etmesiyle  oda cennete girer. Ona: 'İstediğini dile, istediğini söyle!' denir.
    Adam 'Ya Rabbi, sen izzet sahibisin! Benimle alay mı ediyorsun?' diyerek şaşırır. Ona tekrar 'istediğini dile, istediğini söyle!' denir. Sonunda istediklerini söyleyince Allah ona 'Sana, istediklerinin bir kat fazlasını veriyorum'der."
 

     Müslim'in rivayet ettiğine göre Ensar'dan Ümmü Mubeşşir(r.a) şöyle der:
     Peygamberimiz bir gün eşi Hafza'nın (r.a.) yanında otururken "Allah'ın izniyle, ağacın altında bana biat edenlerin hiçbirisi cehenneme girmeyecek" buyrurken işittim. Hafsa, Hayır, ya Resûlüllah! diyerek araya girdi. Peygamberimiz(s.a.v.) ona müdahale etti ama Hafza;

   




"İçinizden, oraya uğramayacak hiç kimse yoktur..." (meryem sûresi, 19/71.) anlamındaki ayeti okuyunca Peygamberimiz(s.a.v.) ona,



     "Sonra biz, Allah'tan sakınanları kurtarırız..." (meryem suresi, 19/72) buyruyor dedi.


     Ahmed bin Hanbel'in aktardığına göre, Cehenneme girip girmeyeceği konusunda ihtilafa düşen bir guruptan bir kısmı "Mü'minler oraya hiç girmeyecek"  derken diğer bir kısmı da "Herkes oraya girecek. Sonra takva sahipleri oradan kurtulacak" diyordu. Aralarında hakem olması için içlerinden biri sahabilerden Cabir bin Abdullah'a (r.a.) geldi. Hz. Cabir ona şu cevabı verdi:
        Herkes oraya mutlaka girecek. Peygamberimizden (s.a.v.) böyle işitmediysem, şu kulaklarım sağır olsun. "Cehenneme uğramak" içine girmek anlamındadır. Fakat cehennem mü'minler için, Hz. İbrahim'e olduğu gibi serin ve selamet olacak. Öyle ki, onlar cehennemin soğuktan çığlığını duyarlar. Bundan sonra Ayet-i Kerime'nin hükmü gerçekleşir:


     

      "Sonra biz, Allah'tan sakınanları kurtarırız; zalimleri de diz üstü çökmüş olarak orada bırakırız." (Meryem Suresi 19/72)
 
      Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) şöyle buyurduğu rivayet edilir:
     "Herkes cehenneme varır. Peşinden amellerinin derecesine göre oradan çıkartılırlar. İlk çıkan şimşek hızıyla, sonra çıkan rüzgar hızıyla, sonra çıkan atın koşma hızıyla, sonra çıkan hızlı bir süvari hızıyla, sonra çıkan hızlı bir yaya hızıyla, en son çıkan da normal yaya yürüyüşüyle ordan çıkar."

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder